Yıl boyu çalışan bireylerin (çalışan ve öğrenciler) tatillerde dinlenmeleri
en doğal hakları. Ancak yaklaşık 3 aylık yaz tatili, klasik tatil anlayışımız
olan “ fazla uyuma, devamlı televizyon izleme, bilgisayar başında oyun oynama,
hiçbir şey yapmama.” vb. ile harcanamayacak kadar uzun ve değerli
bir süredir, mutlaka bir plân dâhilinde değerlendirilmesi gerekir.
Tatilin hem dinlenme ve eğlenme, hem de kişisel gelişim için bir fırsat olduğu
unutulmamalı bu konuda geliştirilen tavsiyelere uyulmalıdır;
1.Yaz tatilini birçok öğrenci çalışarak geçirir. Aile işyerlerinde,
tarlada-bahçede, kurumsal bir iş yerinde, bir meslek erbabının yanında vb.
çalışan öğrencilerimiz için yaz tatili çok farklı bir deneyim ve kazanım
olabilir. İnsanlarla iletişim halinde olmak, onların tecrübelerinden ve
bilgilerinden yararlanmak, hayatı öğrenmek, iş disiplini, iş deneyimi kazanmak,
para kazanma heyecanını tatmak vb. öğrencilerimiz için eğitim hayatı sonrasında
da başarılarını müspet yönde etkileyecek eşsiz bir fırsat olabilir. Bu fırsatı
bulan her ebeveyn çocuklarına bu deneyimi kazandırmalıdır. “Çocuk yıl boyu
okulda zaten yoruldu, çalışmasın, yaz boyu dinlensin” düşüncesi doğru bir
yaklaşım değildir.
2.Yaz tatilinde bazı öğrencilerin halk eğitim merkezlerinin, belediyelerin,
özel kurumların düzenlediği sanat, spor vb. kişisel gelişimlerine katkı sunacak
kurs ve etkinliklere, yabancı dil kurslarına katılmaları, onları kötü
alışkanlıklardan uzak tutmak için çok faydalı olacağı şüphesizdir. Bu meyanda
Diyanet İşleri Başkanlığının yurt genelinde tüm cami ve Kuran Kurslarında
hizmete sunduğu “Yaz Kur’an kursları” alternatifi de unutulmamalıdır.
Çocuklar cami ve Kur'an'la ilk kez burada tanışırlar. Hayatlarını
şekillendirecek dini bilgi ve alışkanlıkları, gönüllük esasıyla ve not kaygısı
olmaksızın genelde bu kurslarda öğrenirler
3.Her öğrenci bir yaz tatili programı yapmalı, programı hazırlarken bir iş
yerinde çalışmaya, dinlenmeye, gezmeye, arkadaşlıklara, eğlenmeye vakit
ayrıldığı gibi dönem içerisinde akademik başarısı düşük olan derslerin
telafisini de planlamalıdır. Özellikle okuldaki başarısı düşük olan öğrenciler
için tatiller eksikliklerini tamamlamak için önemli bir fırsattır. Yeni
eğitim-öğretim yılına iyi bir giriş yapabilmek için ders yılı içinde
okunamayan, düzeyine uygun kitap ve dergiler okunmalı; başarısı düşük dersler
tekrarlanmalıdır.
4. Yaz dönemi aynı zamanda sosyal ilişkilerin de güçleneceği bir zaman
dilimidir. Bu nedenle aile içi sohbetlere daha fazla zaman ayrılabilir, yaşlı
ve hasta ziyaretleri yapılabilir, akrabalık bağlarının güçlü kalmasına özen
gösterilmeli, özellikle başka şehirlerde ikamet eden akraba ziyaretleri ihmal
edilmemelidir. Bir çocuğun ruhen sağlıklı ve kendisini değerli hissetmesi için,
anne-babasının sevgisine ihtiyacı olduğu kadar, dedesinin-ninesinin,
amcasının-dayısının, halasının-teyzesinin sevgisine de ihtiyacı vardır. Yaz
tatili, imkân ve şartları zorlayarak akraba ilişkilerini sağlamlaştırma adına
bir fırsattır. Akrabalarının karşılıksız sevgileriyle gönülleri mutmain olan
çocuklar, anne-babasının doğduğu ve büyüdüğü yerleri görme, anılarını dinleme
imkânını da bulmuş olurlar.
5.Düğün, mevlit,, cenaze vb. genelde birbirini tanıyan insanların katıldığı
merasimler sosyalleşmenin yanında kültürel değerlerin aktarılmasını da sağlar.
Ebeveynler, bu tür davetlere hiç olmazsa yaz aylarında çocuklarıyla beraber
katılmaya özen göstermelidir.
6,Okul zamanı koşuşturması içerisinde pek fırsat bulunamayıp ertelenen, ev
işlerine yardım, bahçedeki bitkilerin bakımı, çevredeki hayvanlarla ilgilenme,
kızların anneleriyle, salça, turşu, bulgur, yufka açma, ev yapımı makarna vb.
yiyeceklerin hazırlanmasına katkı sunmaları, erkeklerin babalarıyla evdeki
küçük tamiratları, boya-badana işlerini yapmaları, el becerilerinin gelişimine
katkı sunacağı unutulmamalıdır.
7. Uzun yaz tatili döneminde yapılabilecek tarihî, manevî ve kültürel gezi
etkinlikleriyle çocuklara yaşadığı çevrenin millî ve manevî, tarihi ve kültürel
değerleri benimsetilmelidir. Yaşayan önemli yazar, sanatkâr, mütefekkir
ziyaretleri, türbeler, kütüphaneler, tarihi camiler, kervan saraylar, müzeler,
ören yerleri, saraylar vb. geziler çocuklarımızın atalarıyla sağlıklı bağ
kurmasına yardımcı olacak, popüler kültürün kendilerine sunduğu sahte
kahramanlardan onları kurtararak, aynileşebilecekleri idolleri edinmelerini
sağlayacaktır.
8.Maddi imkân sahibi
ailelerin yaz tatillerinde maaile umre ziyaretlerine giderek daha küçük
yaşlarda çocuklarına manevi atmosferi yaşatmaları, çocuklarının dini
gelişimlerinde, dini duygu ve düşüncelerinin oluşumunda önemli rol oynayacağı
unutulmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder